11 Ocak 2012 Çarşamba

KÜRATÖRLÜK VE ÖTESİ: KÜRATÖRLÜKTEKİ ALTERNATİF YAKLAŞIMLAR


Siemens Sanat; Dorothee Richter, T.Melih Görgün ve Işın Önol’u “KÜRATÖRLÜKTEKİ ALTERNATİF YAKLAŞIMLAR” başlıklı panelde konuk etmiştir.Mürteza Fidan’nın yönettiği panelde Dorothee Richter, bir düşünce platformu olarak Küratörlük Lisanüstü Programı; T.Melih Görgün , kültür ve sanat ile kentsel kalkınmanın amaçladığı bir sivil toplum hareketi modeli olarak Sinopale Bienali’ni; Işın Önol ise gelecek Sinop Bienali’nin küratöryal konseptini ele almıştır. Bu toplantı, farklı küratöryal platform modelleri ve bunların sunduğu olanaklar hakkında bir tartışma platormu yaratmıştır.

Sinopale, Uluslararası Sinop Bienali kültür ve sanat aracılığıyla kentin aktörleri arasında sinerji oluşturmak ve bu sayede kentsel kalkınmaya toplumsal altyapı hazırmalayı amaçlayan bir sivil toplum hareketidir. İki yılda bir gerçekleştirilen bu proje her yaştan kentlinin kendi yaşam alanlarını geleceke vizyonuna sahipl olarak yeniden algılamaları, kent sorunları üzerine düşünmeleri, ortak tarihsel belleğin paylaşımı ve bunun sanat üretimine yönelik olarak düzenlenmesini, daha iyi bir sosyal yaşam alanını oluşturmaya yönelik olarak kentsel, ulusal ve uluslararası düzeylerde çalışmayı amaçlar.

Küratörlük Lisansüstü Programı, uygulama odaklı projeler aracılığıyla çağdaş küratörlük uygulamaları hakkında eğitim vermek için tasarlanmış bir düşünce platformudur. Küratörlük, kültürel ürünlerin sergilenmesi için disiplinlerarası işbirliği aracılığıyla yenilikçi yapıların oluşturulması anlamına gelir. Bu alanda, sanat, dijital araçlar/medya, tasarım ve mimarlık birbiri ile yeni şekillerde ilişkilenir. Son yıllarda küratörler, sergiler, müze tasarımları, koleksiyon sergileri ve kamusal alan projelerini geliştirirken, sanatçılar, mimarlar, tasarımcılar ve eğitimcilerle gittikçe daha yakın işbirliği içinde çalıştıkları görülüyor. Çağdaş sergiler, yeni yorum stratejileriyle şekil değiştiriyor; fuaye alanları, arşivler, okuma odaları ve yeni medya arayüzlerinin entegrasyonu ile yenilikçi sergileme yapıları değişiyor.

Toplum genelinde çalışma süreçlerinin yönetiminde bir değişime tanık oluyoruz. Bu değişimde, bireysel eylem alanları, sosyal ağlar ve know-how transferi ile meta-düzeyde bir araya geliyor. Küratörlük Lisansüstü Programı kültürel anlamın üretim süreçlerindeki değişiklilere cevap veriyor. Kültürel üretimi etkileyen spesifik bazı değişiklikleri ele almayı amaçlıyor. Bu programın katılımcılarına pratik anlamda küratörlük deneyimi kazandırmak ve ilgili konulara eleştirel yaklaşmaları için bir model oluşturmanın yollarını araştırıyor.

Gölgelerin Bilgeliği gelecek Sinopale Bienali’nin başlığı... Daha önceki üç Sinopale’nin devam niteliğinde olacak dördüncü Sinopale’nin kaygısı “gerçek”. Gerçeğin çeşitli medya araçlarıyla yaygınlaştırılması ve bunun yerel yaşama – sürdürebilirlik bağlamında- etkileri ile ilgi olacaktır. Sanatçılardan, kent sakinleriyle birlikte çalışmaları, insanın aşırı tüketim hırsını sorgulayarak kentin geleceği için farkındalık yaratmaları bekleniyor. Sergi, Sinop’ta yaşamış olan, sadece yaşamın sadeliğinin önemini savunan değil aynı zamanda bunu kendi günlük yaşamında da samimiyetle uygulayan biri olarak Diyojen’i anmayı amaçlıyor.

DOROTHEE RICHTER



DOROTHEE RICHTER KIMDIR?

Sanat tarihçisi, yazar,küratör. 1998 Bremen’de Curating Degree Zero, GAK  olarak sempozyumlar düzenledi; Diyalog ve Tartışma – görsel sanatlar feminist tutumlar; The Quintessiental Hold of Images 2001 (Sigrid Adorf ve Kathrin Heinz ile), The Visuality of Theory vs. The Theory of the Visual , (Nina Moentmann ile). Bremen’de Lichthaus’un direktörlüğünü, Kuenstlerhaus Bremen’in sanat direktörlüğünü yaptı. University of School of Art and Design in Zurich’te araştırma görevlisi olarak çalıştı, küratörlük lisansüstü programının direktörlüğünü yaptı (www.curating.org). Küratörlük üzerine bir e-makale sitesi açtı.  www.on-curating.org 2008 yılından beri 11 dergi yayımladı.

MÜRTEZA FİDAN

MÜRTEZA FİDAN KIMDIR?

Sanatçı,küratör, Siemens Sanat’ın eş küratörü, Marmara Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi öğretim üyesi.  Bir çok ulusal ve uluslararası serginin küratörlüğünü yaptı, Uluslararası Sansür, Gençlik Etkinlik Projesi vb. Aynı zamanda uluslararası Kent ve Sanat projesinde küratör ve sanatçı olarak çalışmıştır.

MÜRTEZA FİDAN (MODERATÖR):                               

Mürteza Fidan
"Bugün, alternatif küratörler yaklaşımlar ile ilgili bir oturum gerçekleştirilemeye çalışacağız ben burada daha çok moderatörlük yaparken sanatçı olarak da pozisyon almaya çalışacağım dolayısıyla bu alternatif küratörlük egzersizler için problemler yaratmaya çalışacağım konuya geçmeden önce konukları kısaca tanıtmak isterim.
 Kısaca ben bugün sanata ilişkin işleyişi, sanat dünyasındaki pratiklere ilişkin başlıklar açmaya çalışacağım. Çok bürüt kaba başlıklar olacak fazla ayrıntıya girmeden ama günümüzde sanat izleyicisi olarak hangi referanslar üzerinden sanat üretildiğine ilişkin birkaç başlık tanımlamaya çalışacağım.

 Kendini temsil eden sanat tekil bir sanat 20.yy. başından başlayan ve özellikle 50’lere kadar olan ancak günümüzde referans olan mevcut olan ve üretilen sanatla karşı karşıya geliyoruz. Özellikle; yapıtın seyrine yönelen yapısal olarak gündelik yaşamda mevcut olmayan anlam göstergeleri açısından izleyici ile arasında bir kriz ilişkisi olan yapıtla izleyici arasında ölü bir alan olan optik haz üzerine kurulu bir sanat bu hala günümüzde müzelerde, müzelerin hala alıp sergilediği koleksiyonerler in hala alıp sakladıkları yani sanat piyasasızında sürkilasyon olan dolaşan bir sanat 60’lar ve 70’lerin sanatı. Mental sanat, kavram sanatı,kavramsal sanat,zihinsel kavranışa yönelen sanat,nesnesiz informal sanat,görsel alanı öteleyen sanat. Yine kavramsal sanat dediğimiz sanat bugün üretilmekte ve sanatın aktörleri tarafından teşhir edilmekte ve sürdürülmekte ancak günümüzde çok daha zamanın kendi ruhunu sanatı içeriği olarak üretilen bağlam sanatı diye bileceğimiz sanat, bunların özellikle vurguluyorum, çünkü kavramsal sanatla bağlam sanatını iyi ayırmak gerekiyor, maalesef bu ayrımı doğru yapmadığımızda bugünün sanatını yanlış veriler ile okumak zorunda kalıyoruz. Ancak kurumsal sanat bugün bazı yanılgılar ile birlikte günümüzde üretilen ve kendine sergi alanları bulan sanat yaklaşımı. Şimdi bağlam sanatı temel verileri zamanın temel bulgularını içeriyor olması yani güncel hayatın pratiklerini içeriyor olması, günümüzde modernist olması, temsil alanlarında olması, çoklu anlam içeriyor olması. Kaotik olmakla anlamlar arası öteki kriz ini kendi içinde barındırıyor olması. Şimdi esas olan mesele 2005 sonrası yani bizim post modern hemen sonrası diyebileceğimiz yada hiper modernliğin en üst noktaya ulaştığı dönemin sanatı gene bu bağlam sanatı içerisinde günlük yaşamımızda ki bu çoğulcu toplumsal temsiller arasında oluşmuş kaotik yapı içerisinde sanat yapısının kendi içerisindeki yapılanması ve sanat yapıtlarının arasındaki anlam çekişmeleri ve bunlar arasındaki ilişkinin nasıl kurulabileceği ve bunların sunu pratiklerinin nasıl gerçekleştireceklerinin, bu çatışmalı durumdan yeni çözümler olacağı bu çoğulcu yapı içerisinde herkesin kendi içerisinde normatif bir modernlik olmayacağı temel verilerin dışında da düşünmemiz gereken problemlerden dolayısıyla bu kadar hepsinin kendi içinde çözülebileceği, her küratörün kendi verileri ile kendi yaklaşımları ile çözebileceği ancak küratörlerarası ilişkiler ve kültürler arası geçişleri görsel kültürün o diktatik tanımlanmışlığının dışında her küratörün kendi kurgulayacağı ilişkiler ve bunlar stratejileri aslında bundan sonra sürekli bir alternatif olan gelişmek durumdadır.

Kültür ve sanatla, kentsel kalkınmaya ile ilişkin proje geliştirme ve bağlamında Melih Bey'in yoğun çalışmaları oldu. Yine bu projelerde alt başlıklar açarak küratörler çalışmalar yaptı,ilginç olan tarafı sanatın metropol merkezlerinde kendisini ifade edenken Melih Bey'in geliştirdiği proje merkezi dışında gerçekleştirdiği üstelik kentin tüm topografyasında,kentsel dokusunda gerçekleştirdiği yani halkın tümünün katılımı ile gerçekleştirilen projelerde bence dünyada ilginç projelerden birisi idi.Neye dayanarak gerçekleştirildiği ile ilgilenmek durumunda kaldığını kendisinden dinliyoruz. "

T.MELİH GÖRGÜN

T.MELİH GÖRGÜN KIMDIR?

Profesör, Mimar Sinan  Güzel Sanatlar Fakültesi, sanatçı ve küratör. Sinopale- Uluslararası Sinop Bienali’nin kurucusu ve genel sanat yönetmeni. Avrupa Kültür Derneği’nin kurucu üyesi, sanat portalı europist.net’in kurucularındandır. 2007’den bu yana Siemens Sanat’ın eşküratörü. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Danışma Kurulu üyeliğinde bulundu. Yurtiçi ve yurtdışında birçok sergide yapıtları sergilendi ve küratörlük yaptı. Aynı zamanda uluslararası “Kent ve Sanat” projesinin koordinatörüdür.

IŞIN ÖNOL

IŞIN ÖNOL KIMDIR?

Küratör. Bosphorus International School’s da sanat koordinatörü olarak çalıştıktan (2003-2006) sonra Proje4L/ Elgiz Çağdat Sanat Müzesi’nde yönetici ve küratör olarak çalıştı (2006-2009). Bu mekanda müze koleksiyonundan seçkilerin yer aldığı sergilerin küratörlüğünü yapmasının yanında, bir çok uluslararsı sergide proje yöneticisi olarak görev aldı. Aynı zamanda müzenin proje odasında çeşitli sergilerin küratörlüğünü de yaptı. Bağımsız olarak çeşitli sergilerin küratör/ eşküratörlüğünü yaptı. 2010 yılında Kassel’de düzenlenen “Institution as Meduim: Curating as Institutional Critique?” adlı sempozyumda “Educational Critique: How to Swot Curating” başlıklı paneli organize edip moderatörlüğünü yaptı. 2011 yılında Amman’da, “Exploring Mobility around the Mediterranean” adlı sempozyumda “Challenges of Interaction between the Host and the Guest through Artistic Mobility” başlıklı bildirisini sundu.